Buluttan Small Talks’ın bu bölümünden Bedirhan ile birlikteyiz. Bir meteoroloji mühendisi olarak Bedirhan’ın Buluttan’da neler yaptığını, Buluttan’ın geleceği hakkındaki düşüncelerini ve yapmaktan keyif aldığı şeyleri kendi ağızından dinleyelim.
Gökmen: Bedirhan hoş geldin nasılsın?
Bedirhan: İyiyim, sen?
Gökmen: Ben de çok iyiyim. Cenevre’den geldik biliyorsun, meteoroloji fuarından. Biraz açıkçası yorgunum. Nasıl buluyorsun oradaki gelişmeleri?
Bedirhan: Sensörlerle yapılan ölçümlerin hava tahminlerine katılabilmesi konusu heyecan verici. Çünkü hava tahminlerini direkt etkileyen şeyler inputlarımız.
Gökmen: Asimilasyon.
Bedirhan: Asimilasyonla hava tahmin programına katılan inputlar, en önemlileri yer yere yakın olan istasyonlar. Bunlarla alakalı dronelarla alakalı özellikle çok büyük gelişmeler var.
Zaten yüzeydeki ölçüm verilerimizle fark yaratıyoruz. Bunlar da çok büyük katkı sağlayacaktır.
Gökmen: Peki seninle ilk tanıştığımız günden bu yana herhalde sen de kendini her geçen ay biraz daha geliştiriyorsun diye tahmin ediyorum. Nasıl görüyorsun? Bir sene sonraki Bedirhan çok daha gelişmiş bir şey hayal edebiliyor mu ya da Buluttan içerisinde bedirhanın gelişimi Buluttan’ın gelişimi ile paralel mi olacak, nasıl görüyorsun? Özellikle yeni mühendisler de biraz ilham olması için soruyorum.
Bedirhan: Bu zamana kadar yaptığım mevcut kendimi geliştirdiğim alanları düşünüyorum ve sonrasında da bunların aynı şekilde devam edeceğini düşünüyorum. Özellikle hava tahmin programının efektif kullanılması açısından ve projelere bunun etkisi konusunda gerçekten daha da heyecanlıyım son dönemde. Bu gelişmeler neticesinde yaptığımız ürünler daha başarılı olacaktır, buna inanıyorum.
Gökmen: Bizim seviyemizde bir şirketin kolay kolay hen fiziksel hem istatistiki anlamda yani hem meteorolojik dinamik model hem de makine öğrenmesi modeli itibariyle kendisinin çalıştırması, kendi modeline sahip olması herhalde önemli bir avantaj ve lüks diye tahmin ediyorum.
Bedirhan: Evet biraz lüks de sayılabilir çünkü maliyetli oluyor yüksek çözünürlüklü modeller.
Gökmen: Ama çok daha iyi sonuçlar veriyorlar bizlere. Biz de bunu bunun için yapıyoruz.
Gökmen: Bir Meteoroloji, mühendisin veya bir atmosfer bilimcinin diyeyim, disiplini bu alanda olan birisinin Buluttan’la yolunun kesişmesi artık herhalde çok kolay, çok olası değil mi?
Bedirhan: Kendini iyice geliştirmiş birinin, istekli olan birinin gerçekten çok da zor değil.
Gökmen: Onu sormak istiyordum aslında. Herhangi bir meteoroloji mühendisinden sence ne bekliyoruz? Buraya hangi meteoroloji mühendisleri daha çok ilgi göstermeli, ne gibi donanımlara ne gibi yeteneklere sahip olmalı?
Bedirhan: Öncelikle bu mesleği gerçekten benimsemiş olmalı ve heyecanlı olmalı. Merak ettiği şeyler olmalı. Şunu neden daha iyi yapamıyor modeller diye kafada kurduğu şeyler olmalı. Bu gibi konularda
meraklı bir kişilikse burası onun için bence uygun yer.
Gökmen: Bir de tabi herhalde envai çeşit dil kullanıyoruz. Yani envai çeşit olmasa bile bir çok çeşit altyapı kullanıyoruz, yazılım dili kullanıyoruz. Kendini bilgisayar bilimlerinde de en az meteoroloji kadar geliştirmiş olması herhalde önemli değil mi?
Bedirhan: Tabii, günden güne bu da kolaylaşıyor. Çeşitli teknolojiler sayesinde sen de biliyorsun ama tabii ki de belli bir temeli olmalı. Tabi her şeyin başında istek geliyor. İstek olunca bunlar da peşinden geliyor zaten.
Gökmen: Peki Bedirhan nasıl görüyor buradaki bir yıllık gelişmeyi? Mesela ileriye sarsak bir yıl sonra bir hayal kursak herhalde çok çok gelişmiş bir noktaya belki de en başlangıçta umduğumuzun da ötesinde bir noktaya geldiğimizi düşünüyor musun mesela?
Bedirhan: Tabii ki de düşünüyorum. Şirketi dahil olmadan önceki dönemi de düşünüyorum. Gelecek bir yılı da düşünüyorum ve eksponansiyal gelişimi görüyorum açıkçası. Her start-up da bu beklenir ama bizim alanımız belki daha çok açık ve bize daha iyi ortam sağlayan bir alan. Dünyanın da buna ihtiyacı var. Bu gibi şeyleri göz önüne aldığımız zaman öyle görüyorum.
Gökmen: Peki Bedirhan meteoroloji dışında neleri sever? Biraz da belki onlara değinelim. Hem iş hayatının dengeleyici faktörü olarak hobiler, spor, ilgi alanları belki oralarda da senin yaptıklarından ilham alacak ya da onlar da ben de bunu bir deneyeyim diyecek insanlar olabilir. Çünkü enteresan şeylerle de uğraşıyorsun.
Bedirhan: Aslında enteresan değil bunlar doğal şeyler. Eskiden çok doğaldı bunlar, açık hava aktivitelerini çok severim. Hepsini severim, tenis oynarım. Mantar toplamaya çok giderim. Hiking, trekking aktivitelerine katılmayı severim, yaparım. Yemek yapmayı severim. Bir de işimiz gereği tabi açık havada bulunmayı severim, gün içinde gün ışığı almayı severim. Bu gibi şeyler.
Gökmen: Sen peki mesela son olarak şunu sorayım, şu an aslında günümüzde iklim değişimi hava zekasının bizi etkilediği kadar yoğun bir eğitim altyapısı Türkiye’de meteoroloji alanında maalesef yok. Istanbul’da İTÜ’de Samsun’da aynı şekilde fakültelerimiz var. Buradan mezun olacak arkadaşlara neler söylemek istersin? Hani onlardan bir kaç sene daha önden giden birisi olarak, hem de Buluttan’a nasıl arkadaşların başvurmaya davet edersin?
Bedirhan: Aslında demin konuştuklarımızla paralel ilgi olunca bilgi de geliyor peşinden diye Mikdat hocamızdan duydum. Bu konu çok önemli.
Gökmen: Birincisi meteorolojiye sevda o zaman?
Bedirhan: Tabii ki de yani çok zor çünkü bir şeyi ilgisiz yapmak, geliştirmek. Yaparsın ama geliştiremezsin.
Gökmen: O zaman bizi dinleyenlere havanız yerinizde olsun diye her zamanki kapanışımızı yapalım. Burcu’ya da buradan kamera arkasında bir selam verelim.
